28 Ekim 2013 Pazartesi

Gravity (Spoiler İçerir.)


Gravity, tek mekan ve tek kişi filmi sayılabilecek bir film, uzayda geçtiği için ve film boyunca topu topu üç astronot gördüğümüz ve filmin büyük bir kısmı sadece Sandra Bullock tarafından oynandığı için aslında üzerine Bechdel testi uygulamak çok da mantıklı bir hareket değil. Fakat yine bir Hollywood yapımı ve yine bir "kadın kahraman" stereotipi karşımıza çıktığı için yine de Bechdel testi üzerinden birkaç değerlendirme yapmakta fayda var:

1 - Filmde en azından adını bileceğimiz kadar rolü olan en az iki kadın karakter var mı?

Daha ilk aşamadan testi geçemediği için ikinci ve üçüncü aşamaları uygulamamıza gerek bile kalmıyor Gravity için. Filmde üç kişi rol alıyor, ilki hemen hayatını kaybeden astronot, birkaç dakikalık kısacık bir rolü var, diğer ikisi de bir süre karşılıklı paslaşan George Clooney ve Sandra Bullock. Filmin yarısı sadece Sandra Bullock ile geçiyor. Bu durumda, Sandra Bullock'un canlandırdığı Dr. Ryan Stone karakteri dışında filmde rolü olan başka bir kadın karakter olmuyor, eğer ilk uzay mekiğinin içinde süzülen kadın astronotun cesedini veya Matt Kowalski'nin anlattığı hikayelerden birinde geçen "Bayan Kowalski"yi saymazsak. Bu kadar az oyuncunun olduğu bir filme Bechdel testini neden uyguladığıma gelirsek, Ryan Stone, Hollywood'un "Güçlü bir kadın karakter yaratalım!" algısının en güzel örneklerinden biriydi.

Filme kısa bir bakış atacak olursak Ryan Stone, bir uzay mekiği tamirinde aktif bir görev alabilecek kadar gözüpek, hasta olmasına rağmen işini bitirmeden mekiğe geri dönmek istemeyen, ciddi, görev bilinci çok yüksek bir tıp doktoru/astronot. Ne kadar güzel bir kadın profiliymiş gibi görünse de Ryan Stone, etrafında haylaz ve çapkın bir astronot en uzun uzay yürüyüşü rekorunu kırmaya çalışırken kendisinin anaç tavırlarla angarya olan tamir işine yoğunlaşması, uzaya çıkma görevini kabul etmesinin ardında dünyada yaşamış olduğu bir travmanın yatıyor olması, Kowalski en zor anlarda bile soğukkanlılığını korurken kendisinin sürekli tiz çığlıklar atması ve Kowalski'nin başına dert açan bir karakter olarak şekillendirilmesi, tüm zorluklardan tek başına değil de Kowalski'nin yardımıyla kurtulabilmesi, erkek astronotla fiziksel bağı kesildikten sonra bile onun sakinleştiriciliğine olan ihtiyacı, adının bile bir erkek ismi olması çünkü "babasının hep bir erkek evlat istediğinin" vurgulanması ve her zamanki gibi bizi şaşırtmayan bir şekilde bir Hollywood filminde, uzay elbiseleri içinde olsa bile kadın vücudunu en azından astronot kıyafetini değiştirirken, havayla temas ederken, denizden çıkmaya çabalarken bile olsa tamamen kusursuz bir şekilde satabiliyor olmasıyla birlikte cinsiyet ayrımcılığından nasibini almaktan kaçamamış hatta yine birebir cinsiyet ayrımcılığına alet olmuş bir karakterdir. İzlerken gözüme takılan o kadar çok küçük ayrıntı vardı ki, kafayı cinsiyet ayrımcılığıyla bozmuş biriymişçesine filmi izlemediğim, öyle bir kimliğe bürünmeyip de gerçekten filme kendimi kaptırdığım için filmden tad aldım ama "Bunları daha sonra yazarım," diye düşündüğüm çoğu şey aklımdan çıkmış, hatırladıklarımdan biri Ryan Stone'un halisünasyonunda Kowalski'nin Rusların uzay kapsülünde gizledikleri votkayı bulup da şen şakrak bir tavırla içerken, erkek karakterin öyle bir anda bile soğukkanlılığını koruyup da içki içebilirken kadın karakterin ani bir kararla alkol almayı reddetmesi, ciddiyetini korumak zorunda oluşu, erkeğe her daim eğlenme izni varken kadının her daim panik halinde ya da ciddiyet halinde olmak zorunda oluşu bile gözüme batmıştı.

Genel Bakış: Her şeyi bir kenara bırakırsak Gravity gerçekten güzel bir film. Bilim kurgu beklentisiyle gitmekten ziyade bir macera filmi, aksiyon filmi beklentisiyle gittiğinizde muhtemelen çok daha fazla tad verecektir, Hollywood macera filmlerinin arasında kesinlikle parlıyor. Fakat Hollywood'un korku filmlerinde de, macera filmlerinde de, bilim kurgu filmlerinde de, dramlarda ve komedilerde de ayrım gözetmeden kadın vücudunu her fırsatta satabiliyor olması, yarattığı tek tip ve güçsüz kadınları, en "güçlü" kadınların bile komik birer karikatür oluşları da can sıkıyor, Gravity güzel bir film fakat cinsiyetçi bakış açısını gizli gizli yansıtıyor ve bu güzel değil.


Ek: Ekşi Sözlük'teki bir entry sayesinde şöyle bir yabancı kaynak da buldum, filmin cinsiyetçi bir bakış açısı olduğunu şu şekilde de açıklamışlar: https://medium.com/i-m-h-o/bc089d643d34